#

Teknoloji Kafası

Uygulamalar Ne Kadar Zamanımızı Yiyor, Bilmek İsteriz

 iPhone’a IOS 12 güncellemesi ile ayarlarda görebileceğimiz ”Ekran Süresi” adlı bir bölüm eklendi. Buradan içinde bulunduğumuz gün ve son 7 gündeki telefon kullanım değerlerimizi görebiliyoruz. Bu süre kategoriler olarak sınıflandırılıp uygulama olarak listelenmesinin yanında “uyandırma” ve “bildirim” istatistikleri de var. Kişinin kendini kontrol etmesi açısından mu-az-zam. Ben bu yazıyı yazarken bugün daha akşam olmadan bir uygulamayı yaklaşık 2 saat kullandığımı öğrenince şok oldum. Tabii sadece şok olmakla kalmayıp uygulama kullanımımıza sınır koyabiliyoruz. Mesela “Oyunlar” kategorisine 45 dakika sınır koyduk diyelim. Günlük bu sınır dolunca şifre soruyor. Şifreyi girerek süre uzatılabiliyor ama en azından o kadar dakikayı harcadığımızı fark ediyoruz. Tabii telefonunuzu çocuğa oyun oynasın diye 10 dakikalık verip yarım saatten aşağı alamıyorsanız “Ekran Süresi”ni özellikle seveceksiniz. Nasıl olsa şifreyi bilmeyecek. Uygulamya sınır koymak için önce kategoriye sınır koyup sonra kategorinin içindeki diğer uygulamalara izin vermek lazım. Bu özellik iPad’e de gelmiş ama maalesef deneme fırsatım olmadı.

>>> bit.ly/2r5waOu

Bakiye Yetmeyince Utanmanıza Gerek Yok

İBB’nin istanbulkart uygulaması ile artık “yetersiz bakiye” sesini duymaktan çekinip kartı okuyucuya yavaş yavaş uzatmaya son! Uygulama üzerinden kaydolup kartımızın üzerinde 14 haneli kodu kullanarak kartımızı kaydediyoruz. Buradan içindeki bakiyeyi ve hangi toplu taşıma aracına ne zaman bindiğimizi görüyoruz. Anlaşmalı banka kartları ile talimat oluşturma da var ama telefonumuzun NFC özelliği yoksa (bknz: ben) oluşturduğumuz talimatı dolum noktalarına veya talimat yükleme noktalarına okutmamız lazım İstanbulkart’a paranın yüklenmesi için. Umarım yakında bu özelliği değiştirirler de direkt yükleyebiliriz. Bu uygulamanın İstanbulkart’ı bir ulaşım kartı olmanın da ötesine taşıyarak onun alışverişte de kullanılabilecek bir elektronik para kartına dönüşümüne katkı sağlayacak bir adım olduğunu kanaatindeyim.

>>> bit.ly/2DPxSMp

Sor Surunu Al Cevabını

Sınava hazırlanıyor ve bol bol çözemediğiniz soru oluyorsa sizi “Sorun Kalmasın”a alalım. Uygulamanın mantığı basit: Birileri soruyor, birileri de cevaplıyor. Çalıştığımız sınavı seçip kaydoluyoruz. Ben önce ALES’e bakayım dedim, ortalık sakindi. Sonra yeni hesap açıp üniversite sınavlarına girdim. MaşAllah sorular yağmur gibi yağıyordu. Beklentimin aksine cevaplar da geliyor. Sorular kronolojik olarak en son gelen en üstte olacak şekilde görünüyor. Derse, konuya göre filtreleme, çözülmüşlük durumuna göre filtreleme de var. Soruların kendisi de çözümler de fotoğraf olarak ekleniyor. Bu tarz uygulamalarda birilerinin soruyu çözmesini teşvik etmek önemli. Mesela en çok soru çözenlerin olduğu sıralamalar var. Ayrıca “Bugün 5 soruyu doğru cevapla.” gibi görevlerle kredi kazanıyoruz. Kazandığımız kredi ile de ödüllü sorular sorabiliyoruz. Ödüllü sorular daha çabuk çözülüyor çünkü işin ucunda gerçek para var. Ama para ufak bir miktar, bu işi kovalamaya değmez. Hâlâ bu kadar soru neden çözülüyor kısmı aklınıza yatmadıysa kendi tahminlerimi sıralayayım: Allah rızası için gençlere yardım etmek, öğretmen falan olup pratik yapmak, öğrenci olarak işlem kalabalığı sorular yerine daha seçilmiş sorular görmek, mezun olup konuları hatırlamak vs.

>>> bit.ly/2OYpUS9

Atık Anında Paraya Dönüşüyor

İBB iştiraki olan İSBAK yine yenilikçi bir proje ile karşımızda: Akıllı Geri Dönüşüm Konteyneri. Sistemin çalışma mantığı basit. İstanbulkart’ımızı makineye koyuyoruz, atığımızı atıyoruz, o da atığımızı tanıyıp kartımıza para yüklüyor. Sırf denemek için su aldım, hepsini içtim. Attığım 0.5 lt’lik su şişesine karşılık kartıma 3 kuruş para yüklendi. Aslında parasından değil de asıl önemli olan geri dönüşüm bilincinin topluma yerleştirilmesi. Yoksa 1 lira 25 kuruşluk yolculuğumuzu bedavaya getirmek için 41.6666666667 pet şişe atmamız gerekecek. J Ben İTÜ-Ayazağa metro istasyonundaki makinayı kullandım. Sadece pet şişe ve alüminyum içecek kutusu kabul ediyordu. Ben bir defasında makine önünde kuyruk olduğunu gördüm. Gençler sever böyle şeyleri denemeyi. Makinelerin sayısı arttıkça proje daha güzel hâle gelecektir.

>>> bit.ly/2zqKJAJ

1 Tweetlik CV

Birleşik Krallık’taki Twitter ofisi geçtiğimiz ay #OneTweetCV hashtagi üzerinden ilginç bir deneme yaptı. Twitter, Londra’daki merkezinde iş tecrübesi olanağı sağlayacağı birkaç kişiyi seçmek için alışılageldik CV’ler yerine bir tweetlik CV’ler istedi. 280 karaktere ne sığacak ki diye merak ediyor insan. Ama sadece yazı değil resim, emoji, anı… Hepsi oluyor. Seçilenlerden birinin tweetini aşağı bırakıyorum. Her ne kadar bu girişim “münferit” olarak ele alınabilirse de önümüzdeki dönemde teknolojik gençlerin seçiminde daha ilginç şeyler kullanılabileceğini öngörebiliriz. Turkcell’in GNÇYTNK sürecinin ilk aşamasında BiP kullandığını hatırlayalım. 1 sayfalık CV’leri okumaya üşenecek işverenler de teşvik edebilir tabii bu süreci.

Not:  Süslü CV şablonları yerine hâlâ kariyer.net CV’si kullananları kınıyorum. 😊

>>> bit.ly/2P1fmSd

Teknoloji Kafası Okursa: 50 Soruda Yapay Zekâ

Türkiye’de yapay zekâdan söz edilecek ise akla şüphesiz ilk olarak Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Cem Say gelecektir. Yakın zamanda herkesin dilinde olan yapay zekâya yazılım ve donanım ekseninde bir bakış atmış ve herkesin anlayacağı bir yalınlıkta bu işin ilerisini gerisini irdelemiş. Yapay zekâ üzerine bu kadar eğilmenin niyeti nedir ve akıbeti ne olacaktır…

>>> bit.ly/2DIilgt