Dil Nasıl Öğrenilmez?
Şakaysa komik değil ciddiyse hiç komik değil!
“Bir dil bir insansa… bekle beni dünya!” Heyecanınızın farkındayız aziz okur. Bu sayfa dil öğrenmek isteyip de ayağına taşları yoluna patikaları düşürenlere ışık/rehber olmaya gelmedi. Tek iddiamız dil öğrenmek isteyenlerin, dil öğrenme yolunda ne yapsam ne etsem de şu dili öğrenemesem diye -farkında olmadan- çırpınanların sesi olmak ve onların bu çabalarını hafifletmek. Sen de dil öğrenmek istiyor ama masa başında nasıl olacak diye düşünüyorsan bu sayfa senin için yazılmış demektir. Üşenmez iseniz nöron çatlattığımız maddelerimizi sizler için sıraladık. 😊
- Birinci adım: Hangi dili öğreneceğinize karar vermeniz. Dil öğrenmek mi istiyorsunuz? Harika. Hangi dili öğrenmeliyim acaba, diye düşünmenize asla gerek yok. Elbette öncelikle dünya dili olan Katalancayı öğrenmelisiniz.
- Öğrenmek istediğiniz dile karar verdiyseniz en pahalı kursu bulmak için Google başına geçmek zorundasınız. Başka türlü asla öğrenilmez, dil öğrenmenin vazgeçilmez yolu en pahalı kurslara gitmektir, haklısınız.
- Kurs olmadan da elbette öğrenebilirim diyen cengaverlerdenseniz, iyi bir planlama yapmalısınız. Masa başına geçip saatlerce, günlerce, haftalarca plan yapın. Harekete bir gün elbet geçersiniz, günler çuvala girmedi ya!
- Planlamamızı yaparken nereye başvurabiliriz, diye düşüneceksiniz elbette. Tabii ki de ecdadımızı göz ardı edemeyiz. Dil öğrenirken bir yandan keyif alma arzusu; eğlenceli yollara başvurmaya tevessül beraberinde hezimeti getirir.
- Ecdadımız dili nasıl öğrendi ise o yöntemi tarihin tozlu sayfalarından alıp onu aynen uygulamalıyız. Fatih Sultan Mehmet o 7 dili Justin Bieber dinleyerek mi öğrendi? O devirde dil öğrenmeye faydalı application’lar, Youtube kanalları, dizi/film/belgeseller mi vardı sanki?
- Yabancı dizi/film izleyecek isen yapımın, konunun kalitesini umursamamalısınız. İçeriğine de bakmayın. Yabancı dilde olunca ahlak, edep anlayışı değişiyor ya; kaliteli, entelektüel, temiz yapım aramanıza ne gerek var? Çerçöple de olur, öğrenin yeter ki, hiç irdelemeyin, akışına bırakın!
- Telefonunuzun dilini öğrenmek istediğiniz dile dönüştürün. Bakın bu farz-ı ayn hükmünde olacak nerdeyse. Hem ortamlarda acayip havanız olur. Yanlışlıkla birini arama, siber suç işleme ya da telefonunuzu resetleme gibi talihsiz durumlarda sorumluluk kabul etmemekteyiz. -Yayın Ekibi-
- Bol bol da kelime ezberleyin. Ne kadar çok kelime ezberlerseniz bir gün o kadar iyi yabancı diliniz olur. 10.000 kelimelik dil kartı alın, hemen ezberlemeye başlayın.
- Dil kullanıldıkça gelişmez. Hele yabancının dilini hayatınızda normalleştirmeye hiç gerek yok. Bu yüzden gündelik hayatta işinize yarayacak kelimeleri öğrenmeye çalışmamalısınız. Önünüze en ağır makaleleri açın ve okumaya başlayın.
- Şunu sakın unutmayın aziz, dil öğrenmemek için çabalayan okuyucu: Aslında dil yalnızca ve muhakkak kendi ülkesinde öğrenilir. Mesela ekmek yapmayı fırından başka yerde öğrenemezsiniz değil mi? Daha neler? Yurtdışı illa şart. Yok yok şart. Başka türlü kim uğraşacak…
- Yurt dışına çıkamıyor musunuz, elinize bir türlü fırsat geçmiyor mu? Sakinleşin ve o fırsatın ayağınıza gelmesini bekleyin. Bu süreçte de sakın ha dil öğrenmeye çalışmayın. Bekleyin siz bekleyin, her nasip vaktine esirdir demişler. Bir gün o dil pişip düşecek ağzınıza. Yurt dışına çıkmayı beklemeniz dahi sizi yabancı dil talebesi yapıyor. Yurt dışı fırsatı elinize geçtiğinde öğrenirsiniz zaten.
- Ayrıca dil eğitiminde uzmanlık alanı farklılıklarının, ne için dil öğrenildiğinin hiçbir önemi yoktur. Herkes tek bir tedristen geçmeli. Aynı tornadan çıkmalı. Kim alanıyla ilgili özellikle araştırma yapıyor ki yabancı dile ihtiyaç duysun?
- Dil öğreniminin olmazsa olmazı söz konusu dilin gramerini öğrenmektir. Bir cümle kuracaksanız önce cümlenin tüm öğelerini sıralı bir şekilde kafanızda kurmalısınız. Sonra kafanızda o cümleyi tercüme edip doğrulamalı nihayetinde çıkarmalısınız baklayı ağzınızdan. Hatırlayın. Türkçe konuşurken de yüklemi sona özneyi başa koymanız gerektiğini, dolaylı tümleci öne alınca vurgu yaptığınızı her zaman düşünüyorsunuz.
- Türkçe konuşurken de anlatım bozukluğu yapmamaya çok dikkat ettiğimiz, İstanbul Türkçesi ile konuştuğumuz için özellikle gramere, vurguya cümlenin kurallı ve anlamlı olmasına had safhada önem veririz. Başka türlü konuşmaya çekinir, cesaret edemeyiz. Ana dilimizi nasıl mükemmel konuşuyor isek yabancı dilimiz de o derecede mükemmel olmalı, yoksa konuşma pratiği yapmamalıyız.
- Barajı geçecek kadar yabancı dili öğrendiğinizde hemen herhangi bir dil sınavına girin. Barajı geçtiğinizde o dile dair bir daha asla bir şey yapmanıza gerek kalmayacaktır. Girdiğiniz dil sınavı sizin yeterliliğinizi ölçmek için var zaten. Yeterli puanı aldıysanız yeterlisinizdir, adı üzerinde “yeterlilik sınavı”. Bitmiştir.
- O dile bir daha emek harcayarak vaktinizi heba etmeyin. Daha ne kadar çabalayacaksınız? Bir sürü öğrenecek başka şey var zaten. Daldan dala devam edin.
- İlkokuldan beri bir türlü İngilizce öğrenemiyor musunuz? Bu dille yıldızınız bir türlü barışmadı mı? İflah olmazsınız. Başka bir dili asla öğrenemezsiniz. İngilizce öğrenemeyenler başka dil de öğrenemez. İngilizce turnusoldur. Başka öğrenilecek dil kalmamıştır… Terk edebilirsiniz bu sayfayı, üzgünüz.
*Zorunlu Not: Söz konusu maddeleri yalnız başınıza gerçekleştirmemeli mutlaka ironiden anlayan bir dostunuz ile iletişim hâlinde olmalısınız. Birlikten dirlik doğar. You may sit down, thank you.