Sen Bittin İngilizce
Türkiye Çevirmenler Derneği çevirmenlerinden ve www.İngilizcebitmistir.com’un sahibi, efsane hoca Mustafa Özay ile kronik hâle gelen İngilizce öğrenemememiz hakkında konuştuk. Kendine has bir İngilizce öğretme metodu olan Özay, çok kısa bir sürede İngilizceyi bitirmek ve dilde gelişme kaydetmek konusunda sadece iddialı değil, aynı zamanda dil öğrenememe hakkında kafa yoran bir düşünür.
Dil öğrenmek günümüzde o kadar önemli görülüyor ki birçok önemli dalda eğitim %100 yabancı dilde. Dil öğrenmenin önemi sizce nedir? Ayrıca bir branşı başka bir dilde öğrenmek ne derece sağlıklıdır?
Son zamanlarda birçok üniversitede “%100 İngilizce eğitim veriyoruz.” söylemleri arttı. Gel gelelim bunun gerçekliği yok denecek kadar az. Çünkü bu seviyede ders anlayacak ne öğrenci var ne de bu dersi anlatacak hoca. Ülkemizde verilen İngilizce eğitimi ortada. İngilizce öğretmenlerinin yurt dışından gelen heyetle tercüman vasıtasıyla konuştuğu bir ülkeyiz.
Kendi dilinizde anlayamadığınız bir konuyu mesela katlı integralleri İngilizce bir kaynaktan çalışırsanız çok kısa bir sürede öğrenebilirsiniz. Bizim kaynaklarımıza göre çok daha basit ve anlaşılır bir dil kullanılıyor. Tabi bunun için İngilizce bilmek gerekiyor.
İngilizce ile çok erken yaşlarda tanışmamıza ve yıllar süren eğitim almamıza karşın İngilizceyi anladığını ama konuşamadığını söyleyen milyonlar var. Sorun nerede? İngilizce bu kadar zor bir dil mi?
İngilizce dünyanın en kolay dilidir. Bu bizim sloganımız aynı zamanda. Dünyanın bir ucundan bir ucuna Rusça, Almanca, Fransızca konuşarak gidemezsiniz. Ancak İngilizce konuşarak her yeri gezebilirsiniz. İngilizce bu kadar kolay olmasa milyarlarca insan bu dili konuşamazdı.
İngilizce dünyanın en aptal dilidir. Sistematik bir dildir. Müfredatımızı da üzerine kurguladığımız sadece 3 cümle yapısından oluşmaktadır. Yani siz ne kurarsınız kurun, size karşıdan ne gelirse gelsin bu 3 cümle yapısına plasedir. Ne tesadüftür ki Türkçede de sadece 3 cümle yapısı vardır. 4. bir cümle yapısı ne İngilizcede ne Türkçede vardır. Bu yüzden İngilizce dünyanın en kolay dilidir.
Maalesef Türkiye İngilizce eğitimi konusunda sistem çöplüğüne dönmüş vaziyette.
Taktik, teknik, kısa yol, pratik yöntem, uykuda öğrenme, hipnozla öğrenme, kur sistemi, boşluk doldurma, şık işaretleme gibi dünyada eşi benzeri olmayan sistemlerle dolu bir saçmalıklar dizesi.
Bir dilde amaç cümle kurmaktır. Cümle kurmayı bilen konuşur okur anlar ve yazar.
Milli eğitimde lise son sınıfa kadar 1400 saat İngilizce eğitimi veriliyor. Sonuç ortada. Ezberlenen 4-5 cümle. Ömrümüz boyunca insanlarla tanışamazsınız, nerelisiniz, yaşınız kaç diye soramazsınız. Bu 4-5 cümle bitince “Anlıyorum ama konuşamıyorum.” diyorlar. “O 4-5 cümleyi anlayıp nasıl cevap verdin?” diye sorarlar adama.
Anadilinden başka bir dil kendi kendine öğrenilebilir mi?
Kendi kendinize öğrenebilirsiniz. Zaten şu an Türkiye’de İngilizce bilenler genel itibariyle kendi kendilerine öğrenmişlerdir.
Bir dili konuşmak için 3 şey lazım.
1- İngilizce bilmek
2- İngilizce konuşacağınız konu ile ilgili İngilizce literatürü bilmek
3- Konuşacağınız konu ile ilgili Türkçe literatürü bilmek
Malazgirt savaşını İngilizce olarak anlatabilecek Türkiye’de kaç tane İngilizce öğretmeni vardır?
Bırakın İngilizceyi Türkçede psikoloji ile ilgili bu branşta eğitim görmüş insanlar dışında kaç kişi konuşabilir.
Boş kafa ile anca boş boş konuşulur. İngilizce bir konuda konuşmak için hem Türkçede hem İngilizcede literatürü, konuyu bilmek olmak gerekir.
ingilizcebitmistir.com adında bir siteniz var. Verdiğiniz kurslar da bu isim üzerinden devam ediyor. Çok iddialı bir isim değil mi? Gerçekten İngilizce bitiyor mu?
Normalde ODTÜ matematik mezunuyum ancak yaklaşık 28 yıldır İngilizce dersi veriyorum. Ayrıca Türkiye çevirmenler derneği Eskişehir şubesi kurucusu, başkanıyım. Türkiye’nin birçok ilinde öğrencilerim oldu. Bugüne kadar yaklaşık 10.000 kişiye eğitim verdim. Hali hazırda 300’e yakın öğrenciye tek başıma eğitim veriyorum. Bir çok profesör, devlet görevlisi, TSK mensubu hatta İngilizce öğretmenine ders verdim. Benim öğrencilerimin %90’ı tavsiye üzerine geliyorlar. Dededen başlayıp toruna kadar eğitim verdiğim insanlar bile var. Ödevlerini yapmadığı için kaydını sildiğimiz insanlar bile arkadaşlarına bizi tavsiye ediyor. 100 saatlik eğitimle bu işin en ileri düzey dahil bittiğine şahidimiz çoktur. Kendinizdeki değişimi 7 saatlik bir dersten sonra bile çok rahat görebilirsiniz.
Van, Trabzon, Adana, Çanakkale gibi uzak şehirlerden derse geliyorsa insanlar bir bildikleri vardır.
Bizden ders alıp kendine yer açan arkadaşlarımız bile var. Sadece öğrenmiyorlar öğretecek seviyeye de geliyorlar.
İnternet sitenizde “Böyleysen gelme!” diye bir kısım var. Bu ne ifade ediyor? Çok ciddi bir altyapı mı lazım İngilizce öğrenmek için?
Ders çalışmayacak olan kişilerle vakit kaybetmeyi sevmediğimiz için sitemizde öyle bir bölüm oluşturduk. Sihirli değnek arayanlar, günde 2 saat ayna karşısında geçirip 2 saat derse ayıramayanlar, ödev yapmayanlar, taktik, teknik, kısa yol gibi şeyler arayanlar gelmesin diye katılımcıyı daha başlamadan uyarıyoruz.
Önerileriniz neler? Uygulama/takip edilecek bir site/dinlenilmesini tavsiye ettiğiniz bir kanal vs.
Piyasadaki tabiri caizse “vatan hainliği” yapan bazı kurumlara gidip para kaptırmasınlar. Kendileri sistemli bir şekilde çalışarak çok daha fazla verim elde edebilirler.
Sitemizde “basında biz” kısmında 80’e yakın yazı var, onları okusunlar zaten bir yol haritası çizeceklerdir.
Orijinal yayınları takip etsinler. Türklerin yazdığını değil de anadili İngilizce olan yazarların kitaplarını alsınlar. Piyasada var olan level diye adlandırdıkları Cin Ali kitaplarından uzak dursunlar, direkt literatür takip etsinler.