#

UZAKTA MIYIZ?

                Bu yazıyı okumak için öncelikle uzaklara gitmeniz gerekiyor. Peki, nasıl gideceğiz? Öncelikle zırt pırt bildirim gelen telefonumuzu bir kenara bırakıyoruz, televizyon veya bilgisayarımızı açıksa kapatıyoruz.

                Bu paragrafa geçtiğinizde eğer üst paragrafta yazılanları yaptıysanız, teşekkür ederim. Artık uzaklarda bizbizeyiz. Bu bölümde sizlerle uzaklar hakkında ve uzakları yakında eden teknolojiler hakkında konuşacağız. Günümüzde sıklıkla duyduğumuz Covid-19 virüsü sebebiyle en yakınlarımıza uzak olmak zorunda kaldık. En sevdiğimiz arkadaşamıza sarılamadık, iş arkadaşlarımızla öğle arasında oturup çay sohbeti yapamadık ve belki bayramda bile çekirdek ailemizle birlikte olamadık…

Peki, uzakları yakında eden bir “şey” yok muydu?

“-Merhaba, ben Siri. Size nasıl yardımcı olabilirim?”

Pandemi döneminde en çok ihtiyaç duyulan “şey” iletişimdi. İletişim için kuşlar ve telgraf detavulden kalktığından beri teknoloji hep bu ihtiyacı karşılamak için yeni bir teknoloji geliştirdi. Önce kabloları kullandı sonra uyduları ve baz istasyonlarını kullandı. Şu aralarda iletişim alt yapısında kullanılan teknolojiyi geliştirerek 5G adlı bir teknoloji ile daha hızlı olması üzerine çalışıyor. Peki 5G gerekli mi? Bu soruya cevap vermeden önce iletişim için gerekli araçları inceleyelim. Ne de olsa bir gelişim ihtiyaca gereklilik duyar.

Günlük hayatta ihtiyacımız olduğu zamanlarda birebir iletişim kuruyoruz; pandemi döneminde ise çift yönlü iletişim olarak birden fazla kişi ile yaptığımız sohbetler, toplantılar ve dersler için bir teknoloji ihtiyacımız oluştu. Bu ihtiyacı karşılamak için aşağıda grafikte gördüğünüz gibi bu alanda belirli yetkin firmalar vardı. Uluslararası araştırma ve danışmanlık firması Gartner’ın sağladığı bu grafikte belirttiğimiz ihtiyacı karşılayacak firmaların liderlik, gelişim, vizyon ve özel hedef kitle gruplarında dağılımlarını görüyorsunuz. Tanıdık bir kaç firmanın olduğunu görmüşsünüzdür. Pandemi öncesi hiç duymadığınız ZOOM firmasını sizlerde duymuşsunuzdur. “Bedava sirke baldan tatlıdır.” atasözü bence ZOOM için söylenebilir. Peki gerçekten ZOOM’un arkasında olan nedir? ZOOM firması

pandemi döneminden öncede 10 milyon oturuma alt yapı sunan bir firmadır. Pandemi döneminde bu rakamın binlerce kat üstüne çıkmıştır. Bir önceki yazımızda söylediğimiz gibi eğer internette bir “şey” oluyorsa orada veri oluşmaktadır. ZOOM da yapılan her görüşme bir veridir. Veri, yeni çağın petrolüdür. Petrolün az olduğu yerlerde fazla firma görmezsiniz; ama pandemi dönemi ile birlikte ZOOM üzerinde oluşan çok fazla petrol yani veri tabiki de firmaların odağını buraya çevirmiştir. Eğer bir “şey” satılabiliyorsa mutlaka bir fiyatı vardır. ZOOM firması ise sadece istediği fiyatı veren firmalarla sizin verinizi paylaşabilir. Çünkü verinizi başka firmalarla paylaşabilmek için mutlaka bir satır arası maddesi vardır.

Tabi burada sadece ZOOM öznelinde söylemiyorum. Ücretsiz olarak bir sirke sunan başka bir firma sizden para yerine yeni petrol olan verinizi mutlaka bir gün alacaktır. (Facebook yıllar sonra sahasında büyüyen petrol-veri kuyularını bir şekilde satmıştır. Nasıl sattığını öğrenmek için “Cambridge Analytica” olayını anlatan bir belgesel izlemenizi veya yazıyı okumanızı tavsiye ediyorum.) Eğer bir firma sizin ihtiyacınızı ücretisiz olarak karşılıyorsa o firmanın hizmetini kullanmadan iki kere düşünmenizi tavsiye ederim.

Yol=Hız x Zaman Problemi

Peki 5G gerekli mi? sorusuna bir cevap vermeden bu bölümü bitirmemeliyiz. Yazı boyunca ilk anlattığım “ihtiyaç” idi. Şuan ki teknoloji sizin internet üzerinden sizin ses paketlerinizi(konuşma esnasında oluşan veriler) hemen hemen başarılı bir şekilde karşı tarafa iletmektedir. Fakat bu dönemde çokça ihtiyacımız olan görüntülü konuşma için gönderilen ses ve görüntü paketlerini iletme konusunda mevcut teknoloji zaman zaman yetmemiştir.

                Siz bir başka semtte yaşayan arkadaşlarınızla videolu konuşma yaparken verileriniz, bu imkan için hizmet aldığınız firmanın bilgisayarlarına gitmektedir. Firmanın bilgisayarına ulaştıktan sonra videolu konuşma yaptığınız diğer arkadaşlarınızın bilgisayarlarına verileriniz gitmektedir. ZOOM firmasının bilgisayarlarının bazıları Kanada da olduğunu düşünürsek ne kadar uzun bir yol gittiğini düşünün. Eğer telefonunuz haricinde modem üzerinden internet hizmeti alıyorsanız bu yolun kablolar aracılığı ile yapıldığını hatırlatalım. Eğer telefonunuzdan yani 4G den internet hizmeti alıyorsanız bu yolun baz istasyonları ve uydular aracılığı ile yapıldığını belirtelim. İsterseniz tüm dünyada döşeli olan internet kablolarının yapılarını değiştirerek bu görüntülü konuşmada gönderilen paketlerin daha hızlı iletilmesini sağlayabilirsiniz ya da kullandığınız baz istasyonlarının teknolojilerini geliştirerek bu hızı sağlayabilirsiniz. Siz hangisini tercih edersiniz? Bence şuanki yapılan görüntülü konuşmalarda ihtiyacınız olan kaliteyi kablolarla sağlayabilirsiniz. Peki neden 5G teknolojisi geliyor?

                Küresel toplumun en önemli kuralı; eğer kullanıcının bir ihtiyacı yoksa o ihtiyacı oluştur. 5G teknolojisi sadece sizlerin daha kaliteli görüntülü konuşmalar yapmanız için değil, hayatımızı kolaylaştıracak teknolojilerle birlikte geliyor. Eğer bir yerde yeni bir imkan sunuluyorsa neden ona ihtiyaç duymayalım değil mi? 5G teknolojisi sadece insanların değil makinelerinde birbirleri arasında kesinti olmadan ve uzaklık değişkenine bağlı olmadan iletişim kurması için gelmektedir. Yol=Hız x Zaman formülünde bulunan birimlerin artık önemi olmayacak.

                Sizce verilerimizden uzakta mıyız?